Sayfalar

26 Mart 2014 Çarşamba

INCARCERON

  Bana biri gelip herhangi bir hapishaneye kendi isteğimle gireceğimi söylese inanmazdım.Ama bu incarcern'u okumadan önceydi sayfa sayfa daha derinlerine indim.



    BU HAPİSHANE CANLI


Bir hapishane hayal edin: Öyle büyük ki içinde hücreler ve koridorlar, ormanlar, şehirler ve denizler var. 

Bir mahkûm hayal edin: Belleği yok, Dışarı'dan geldiğine emin, oysa Hapishane yüzyıllardır kapalı ve şimdiye kadar oradan kaçabilen yalnızca tek bir kişi var. 

Bir kız hayal edin: Bir malikânede, zamanın yasaklandığı bir toplumda yaşıyor; bilgisayarlarla yönetilen bir 17. yüzyıl dünyasına kapatılmış, istemediği bir evliliğe mahkûm, hem korktuğu hem de gerçekleşmesini arzuladığı bir suikast komplosuna karışmış. 

Biri içeride, diğeri dışarıda… Ama ikisi de tutsak. 

Incarceron'u hayal edin.

Hem ürkütücü hem çok çekici ve bağımlılık yaratacak yeni bir serinin başlangıcı.

"Dikkat çekici bir fütürist roman, nefes kesici bir tempo, zekice kurgulanmış bir olay örgüsü ve her iki mekânın tasarımında harika detaylar... Zamanlaması mükemmel, şaşırtıcı olaylar ve muhteşem bir son. Kesinlikle okunmalı."
The Booklist


440 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm.


İnceleme

Filminin çekileceğini duyunca girdim idefix'e konu da ilgimi çekince hemen aldım. Ve iyi ki almışım diyorum. Konusu gerçekten kendine özgü . İlk bölümler biraz içine girdiğiniz dünyayı çözmeye çalışmanızla geçiyor. Sonrasında kendinizi tamamen olayların akışına bırakıyorsunuz. Ben ilk fırsatta ikinci kitabını da alacağım. Bence siz de fantastik kitapları seviyorsanız kesinlikle okumalısınız. Ayrıca kitabın kapağını da çok beğendim söylemeden edemeyeceğim. 

Alıntılar

 "Bu hücrelerden bahsedildiğini duymuştum. Sapientler onlara Incarceron'un rahimleri diyor. Hapishane o hücrelerde yeni insanlar yaratıyor, çocuk ya da yetişkin olarak ortaya çıkıyorlar, eksiksizler, yarımadamlar gibi değiller. Ama sadece gençler sağ kalıyor. İncarceron'un çocukları. "
İncarceron- catherine fisher- syf 58




"Mahkumlarıyla oyun oynardı;cinayet işlemelerine,gezinmelerine,dövüşmelerine ve sevişmelerine izin verirdi,sıkılınca da kapılarını kapayıp onlara işkence ederdi,kendi şeklini değiştirirdi. Mahkumlar onun tek eğlence kaynağıydı ve belki de Kaçış olmadığını biliyordu."


 Ve yazarımız...


1 yorum: