Sayfalar

10 Ocak 2017 Salı

Bowie Sonrası



Bowie üzerine bir şeyler okumak istiyorsanız sizi serbestkalemler.com a alalım çünkü yazımı oraya verdim. Bu blogda hep yaptığım gibi kendi üzerimden anlatacağım
: Geçen sene bugün Bowie yi kaybettik
 Yüzüme Bowie çizgileri çeksem sonra oturup gözyaşlarımla temizlenene kadar ağlasaydım David Bowie ye layık bir uğurlama olur muydu bilmiyorum.
 İki gün sonraydı, o geldi.
Gözlerime baktı ben onunkilere bakmadım. Bowie bile ölmüşken hiçbir şey değişmemiş gibi bakabiliyor olması sinirlerimi bozuyordu.  Bowie ölmüştü, içimdeki o kız gibi.
Ellerim titriyordu. Arkadaşım fark etti o etmedi
[Onun beni fark etmemesine o kadar alışkındım ki ondan değil sadece hala kızaran yanaklarımdan nefret ettim
Yine de beni o metalci piçten daha iyi kim anlayabilirdi ki?
 Boynuna sarılıp "Bowie öldü"  diye ağlamak istedim. Bizim gibilere yakışır bir ilk sarılış olurdu. Ama bizim bir ilk sarılışımız yoktu. "Önemi yok." dedim kendime " Bowie öldü."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder